18 Mayıs 2012 Cuma

DESPERATE HOUSEWIVES FİNAL :(



A.B.D. de 2004 yılında kadınlara yönelik gündüz kuşağı dizisi olarak başlayan Desperate Housewives  gördüğü yoğun ilgi sayesinde gündüz kuşağından kaldırılıp primetime kuşağına yerleştirilmiştir. Kadın erkek herkesin büyük ilgisini toplayan dizi giderek artan hayran kitlesiyle 2012 yılına kadar devam etmiştir. 
Bu kısa tanıtım ne kadar güzel bir dizi olduğunu anlamanıza yetmiştir sanırım :)

Ülkemizde de medyapım tarafından orjinalinden uyarlanarak "Umutsuz Evkadınları" ismiyle kanal D ekranlarında yayınlanmaya başlamıştır. Konular birebir işlense de ne yazık ki aynı tadı vermemektedir (en azından benim için )

Bree Van de Kamp
Suzan Mayer
Sekiz sezonunu soluksuz büyük bir keyifle izlediğim, kimi zaman gülmekten yarılarak kimi zaman salya sümük ağlayarak sanki onlardan biriymişcesine kendimi içinde hissettiğim muhteşem dizi Desperate Housewives ın bugün final bölümünü izledim. Keşke izlemeseydim de izleyebileceğim bir bölümüm kalmış olsaydı...
Gabrielle Solis
Lynette Scavo
Öyle üzgünüm ki bir daha izleyemeyeceğim için. "Kadın olmak" üzerine çok şey vardı bu dizide. ister büyük bir şirketin yöneticisi olsun, ister bir ev hanımı; kadın her yerde önemli... Kimi zaman göstere göstere kimi zamansa hissettirmeden ama hep herşeyi çekip çevirendir kadın. kimi zaman erkeğin arkasındaki güçtür kimi zaman kendi başına bir güçtür ama hep güçlü olmayı gerektirir kadın olmak. Erkeği vezir de eder rezil de...  "kadın eli değmek" diye bir değim vardır:  Dünyanın en iyi dekoratörüne de döşetsen evini bir yuva sıcaklığını hissettiremez sana.Ortalığı toparlayan, ortamı sakinleştiren, sorunları örtpas eden hep kadın olur ama ortalığı içinden çıkılmaz derecede karıştıran da yine ancak bir kadındır :)))


  Dizide birbirinden farklı 4 kadın karakteri vardı hepsinin ortak yanı kadın olması... Aslında bizim kültürümüzle uzaktan yakından alakası olmayan bir yaşam sürselerde 4 karakterin 4ündede kendinizden birşeyler bulmamanıza imkan yok. Başlarına gelen akılalmaz olaylar karşısındaki dirayetleri, azimleri, izledikleri yol çoğu zaman ben neden böyle yapamıyorum diye kendinizi yargılamanıza neden olacak. İzlememiş olanlara şiddetle izlemelerini tavsiye ediyorum ve önlerinde izleyebilecekleri dolu dolu 8 sezon olduğu için izlemeyenleri çoook kıskanıyorum :)
Dizinin başında hepsi birer umutsuz evkadını idi ama dizinin sonunda hepsi imrenilecek bir yerdeydi. Belkide hiçbirisi umutsuz değildi sadece "umut" suzdu... 
Peki ya siz? umutsuz musunuz? umut suzmusunuz? 
Umut herzaman vardır mesele onu görebilmekte...
  

16 Mayıs 2012 Çarşamba

DOĞAL TAŞLI TİTANYUM KOLYE




     Doğal taşları çok seviyorum... kendilerine özgü renkleriyle beni büyülüyorlar. 


Mesela bu modelde gördüğünüz lacivert yıldız taşı: kendinden simli ışıltıları olan harika bir taş şans getirdiğine inanılıyor hatta yıldız taşı yerine şans taşı olarak anıldığı da oluyor. 



   Diğer pembe taş ise kuvarts oda aşk taşı olarak biliniyor. Şansınız ve aşkınız yüksek olsun diye ikisini biraraya getirdim :D




 Bu lacivert ve pembe tonlarındaki taşları ikisinin arasında bir renk olan lila titanyum kurdele ile birleştirdim aradada altınrengi aparatlar kullandım ortaya da bu kolye çıktı nasıl olmuş?

ANNELER GÜNÜ HEDİYEM

mutfak önlüğü


Anneler günü geçeli çok oldu biliyorum ama oydu buydu şuydu derken postu yayınlamakta biraz geç kaldım. Zaten öncesinde de yayınlayamazdım olur da görüverirlerse süprizi kaçar diye :))


İşte karşınızda Anneler günü için anneme ve kayınvalideme kendi ellerimle diktiğim mutfak önlüklerim...


Becerebilirmiyim acaba yapabilirmiyim ki derken yapıvermişim fena da olmadı galiba, çok beğendiler. Ben küçükken hep o bana bişeyler dikerdi şimdi ben ona dikiyorum :)) 




Kolay birşey gibi görünüyor ama aslında beni çok uğraştırdı. her parçasını başka biryerden aldım alışverişi bile baya oyaladı. arkasının fotoğrafını çekmeyi akıl edememişim suyu geçirmesin diye arkasına naylon mutfak önlüklerinden aldım o yüzden o önlüğün kalıbının dışına çıkamadım aslında biraz daha büyük olsun isterdim ama bulabildiğimin en büyüğü buydu. Birşeyi arayınca bulunmaz ya hep... Harfleri tek tek çizmek, onları güzelce kesmek, yavaş yavaş dikkatlice aplike etmek çok uğraştırdı bu kadar oyalayacağını tahmin etmemiştim ama değdi doğrusu... onlardan duyduğum o kadar övgüye her eziyet değer :)